OTİZMİ YENMİŞ BİR KİŞİNİN AĞZINDAN OTİZMLİ ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN HAREKETLERİN ANLAMI

Nesneleri eşlemek: Nesneler arasında bağ kurmak. İki ya da daha fazla nesne arasında ilişki olabileceğini ispat etmek. Bu ilişkiyi nesneler arasında inkar edilemeyecek bir şekilde görmek bana bir gün dünyada herkesin bu ilişkinin varlığını kabul edeceğinin ümidini veriyordu. Ben herzaman nesneler dünyasındaydım.
Nesneleri sıralamak: Aidiyetin varlığını ispat etmek. Kendime, dünyada içinde bulunduğum bu özel ve yadsınamaz yere uyduğum ve ait olduğum konusunda ümit vermek. Ayrıca bir düzen yaratmak ve dünyanın çok kapsamlı, karmaşık olduğunu sembolik olarak ifade etmek.

Düzenlemeler: Süreklilik. Ben etrafımdaki karmaşık ortamda, kendime güvenli bir yer bulana kadar olayların aynı kalacağının garantisini sağlamak.
Sürekli göz kırpıştırmak: Olayları yavaşlatmak. Olayları film kareleri gibi yaparak daha az korkutucu olmalarını sağlamak. Işığı çok hızlı bir şekilde açıp kapamak da benzer amaçla yapılan bir hareket.

Işıkları açıp kapamak: Yukarıdakine ek olarak, açıp kapama sesi,zil ya da müzik sesinde olduğu gibi benim dışımda gelişen olaylarla kişisel olmayan bir bağdı. Dokunmak mutluluk ve güven verirdi. Bir olayda ne kadar düzen ve tahmin edilebilirlik varsa o kadar güven vericidir.
Nesneleri sürekli düşürmek: Özgürlük. Özgürlük için kaçmanın mümkün olduğunu ispat etmek. Sembolik olarak, güzel duyguların açık bir şekilde kişiye geçme ve bu duyguların korkmadan içinden çıkmasına izin verme özgürlüğü.

Zıplamak, bir ayaktan diğerine sallanmak: Kişinin kendi vücudunu ritme sokma yolu. Ben her zaman dünya ile kendim arasında karanlık bir perde olduğunu düşündüm. Bu hayali karanlığın diğer tarafına geçmek oldukça zordu ve bir ayaktan diğerine geçmek birinin hazırlanmam için bana verdiği start gibiydi.”Hazır, pozisyon al, karanlık taraftan diğer tarafa atla” İlginçtir diğer kişi talimat verdiğinde ben atlamak için çok korkuyor oluyordum. Bir keresinde, son anda atlamaktan çok korktuğum için bacaklarımı dosdoğru çarparak çitlerin üzerinden atlamıştım.

Kafa sallamak, Objeleri çevirmek: Güvenlik ve başarma duygusu sağlar. Böylelikle içinde bulunulan kaygı, gerginlik dolayısıyla korkunun azalmasını sağlar. Hareketlerin sıklığı arttıkça yaşanan duygu o kadar kuvvetlenir. Bu savaşmaya çıkmak gibidir.
Gülme: Genellikle korku, gerginlik ve kaygının bastırılması. Gerçek duygularım direkt bir şekilde hoşnutluğumu ifade edemeyeceğim kadar korunaklıydı ve başkaları tarafından gülme olarak anlaşılıyordu.

El çırpmak: El çırpmak her zaman içimdeki hoşnutluğun daha iyi bir ifadesidir.Aynı zamanda el çırpma bitişin de bir ifadesidir. Bir aktivitenin bitip diğerine geçileceğinin sinyalidir. Bazen içinde olup çıkamadığım bir hayalden kurtulmak için bir girişim olarak kullanıldığı da olabilir.

*Donna Williams NOBODY NOWHERE’den

Donna Williams bir otizmli. Uzun mücadelelerden ve yıllardan sonra, kendini, dünyasını tanımayı başarmış. Şu anda bir üniversitede öğretim görevlisi, otizmli çocuklarla birlikte çalışıyor.